Filmin gösterilmemesi için sinemaya ‘bomba’ ihbarı… Dünyadaki ilginç sansür örnekleri

Kültür ve Sansür: Film Gösterimlerinde Güvenlik Endişeleri

Index on Censorship’te yer alan makalede kamu güvenliği açısından film gösterimlerinin haklı olarak iptal edilmesi konusu ele alınıyor. Ancak bu durum, adaletsizliği eleştirmek isteyenlerin sesini daha da kısmıyor mu? Makalede ilginç örnekler verilerek bu konu detaylı bir şekilde inceleniyor.

OTOMATİK PORTAKAL; YÖNETMEN KENDİSİ Mİ SANSÜRLEDİ?

Stanley Kubrick’in Anthony Burgess’in klasik romanı Otomatik Portakal’dan uyarladığı film, İngiltere’de 20 yılı aşkın bir süre yasaklandı. Film, cinsel ve fiziksel şiddet tasvirleri nedeniyle skandal olarak değerlendirildi ve gösterimi yasaklandı. Ancak ilginç bir detay var: Yönetmen, kendisinin ve ailesinin güvenliği nedeniyle filmi dolaşımdan çekti. Ancak Kubrick’in ölümünden sonra ailesi, filmin tekrar gösterime girmesine izin verdi ve şu anda 18 yaş üstü yetişkinler için uyarıyla gösteriliyor.

ASLINDA SANSÜRLENEN KİTABIN KENDİSİ OLDU

Makalede, filmde yer alan şiddetin ciddi bir konu olduğu belirtiliyor ancak ironik bir şekilde 20. yüzyılın en etkili sinema ve edebiyat eserlerinden biri olan film, sansürlenmeye maruz kaldı.

İNGİLTERE’DE AŞIRI SAĞ BİR BELGESELİN SANSÜRLENMESİ

İnternet çağında şiddeti sinemada aramaya gerek olmadığını belirten makale, dünya genelinde hala sansürün varlığına dikkat çekiyor. Londra Film Festivali’nde gösterilmesi planlanan ve aşırı sağ konuları içeren bir belgesel, güvenlik endişeleri nedeniyle iptal edildi. Festival direktörü, kararın zorunlu ancak üzücü olduğunu belirterek, işyerinde güvende hissetme hakkına vurgu yapıyor.

TAYVAN’DA BOMBA İHBARI FİLMİN GÖSTERİMİNİ ENGELLİYOR

Tayvan’da, “State Organ” belgesel filminin gösterimi, bomba ihbarı nedeniyle iptal edildi. Film, Çin’in organ toplama uygulamalarını eleştiren bir yapım olarak tartışma yaratmıştı.

ŞİDDET TEHDİTLERİ FİLM GÖSTERİMLERİNİ ETKİLİYOR

Şiddet tehditlerinin sanatsal ifadeleri engellediği belirtilen makalede, bu durumun radikal grupların cesaretini artırabileceği vurgulanıyor.

NE RUS, NE UKRAYNA NE İSRAİL NE FİLİSTİN; BÜTÜN FİLMLER GÖSTERİLMELİ

Sinema salonlarının güvenlik endişeleri veya siyasi nedenlerle İsrail ve Filistin filmlerinin gösterimlerinin iptal edilmesi eleştiriliyor. Film festivali kurucularından Odelia Haroush, kültürlerin engellenmemesi gerektiğini belirterek, çeşitli kültürleri ve filmleri izleyicilerle buluşturmanın önemine vurgu yapıyor.

KORKU KÜLTÜRÜ YOK EDİYOR

Index on Censorship’te çıkan yazıda, güvenliğin her zaman öncelikli olması gerektiği ancak korkunun insanların izleme erişimini sınırlamanın yanı sıra şiddet yanlısı grupları cesaretlendirebileceği belirtiliyor.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir